Güncel Es-Settar (c.c.)

  • Konbuyu başlatan KraL
  • Başlangıç tarihi
  • Cevaplar : 0
  • Görüntüleme : 13

IFGENTR Konu Bilgileri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Esmâ-Ül Hüsnâ kategorisinde KraL tarafından oluşturulan Es-Settar (c.c.) başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 13 kez görüntülenmiş, 0 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Esmâ-Ül Hüsnâ
Konu Başlığı Es-Settar (c.c.)
Konbuyu başlatan KraL
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan KraL

KraL

IFGT Süper Moderatör
Katılım
27 Kas 2025
Mesajlar
1,368
Tepkime puanı
19
IFGT Puan
38
Kusur ve ayıp örtücü olmalıyız. Ne mutlu, yalnızca kendi kusurlarını gören insana!
nokta.gif

İnsanın en büyük zaaflarından biri, hiç şüphesiz, kendini kusur ve hatalardan uzak görüp, hep başkalarının noksanları, ayıpları ile meşgul olması; onları diline dolayıp her gelene söylemesidir.
Halbuki insan, yalnızca kendi kusurlarını görüp onları düzeltmeye çalışmalıdır. İslam ahlakı ve terbiyesi bunu gerektirir. Nitekim bir hadis-i şerifte Peygamberimiz:
“Ne mutlu o kimseye ki kendi ayıpları ile uğraşmak, onu başkalarının kusurlarını görmekten alakoymuştur” buyurmuştur.
Diğer bir hadiste de:
“ Allah bir kuluna hayır murad ederse, ona yalnızca kendi nefsinin kusurlarını gösterir” denilmiştir.
Müminler birbirlerinin dostudurlar. Çünkü ebedi bir din kardeşliği ve iman bağı ile birbirlerine bağlanmıştır.
Dostluk ve kardeşliğin hakkı, birbirinin kusurlarını afvetmek, noksanlarını gidermektir.
İnsanoğlunun kusur ve noksanlardan bütünüyle uzaklaşması mümkün değildir. Herkeste mutlaka bazı kusur ve noksanlar vardır ve olacaktır da. Hatası, kusuru var diye herkes birbirinden alakayı kesecek, yekdiğerinin noksanlarını ortaya dökecek olsaydı, cemiyette samimi dostluktan, birlik ve beraberlikten eser kalmazdı.Herkes birbirine düşman hale gelirdi. Binaenaleyh, toplumda birlik ve beraberliğin devamı, dostluk ve arkadaşlıkların bekası, birbirinin bazı kusur ve noksanlarını afvetmeye, görmemezliten gelmeye bağlıdır.
Atalarımz bu gerçeği, “Kusursuz dost arayan dostsuz kalır” sözüyle ne güzel ifade etmişlerdir.
Yahya bin Muaz der ki:
“Kişinin bir kişiyi kınamaması, akıllı oluşundandır. Ben bir gün bir dostumu bir günahı sebebiyle kınamıştım da, aynı günaha yirmi sene sonra ben de uğratıldım.
Bahsimizi Peygamberimizin bu konudaki ibretli bazı hadileriyle bitirelim.
“Kim müslüman kardeşinin ayıplarını araştırırsa, Allah Teala da onun ayıplarını araştırır. Allah Teala’nın, ayıplarını araştırdığı kimse, evinin içinde bile olsa Allah Teala onu insanlar önünde rüsvay eder.”
“Bir müslümanın ksurlarını örteen kimsenin, Allah Teala da dünya ve ahirette ayıplarını örter.”
İmandan sonra aklın başı, insanlarla hoş geçinmektir.”