• Türkiye'nin Güncel IRC Forum Sitesi
    IRCForumlari.Gen.Tr IRC Forum sitesine katılım zahmetsiz ve ücretsizdir.
    Konu içeriğini görebilmek için lütfen üye olun. Aksi taktirde içeriği göremezsiniz.

Kilitli kapıların ardındaki inanılmaz detaylar | O yemekler neden yasak? Su içtikleri bardaktan attıkları çöpe kadar kontrol...

  • Konbuyu başlatan Hera
  • Başlangıç tarihi
  • Cevaplar : 0
  • Görüntüleme : 66

[IF] Konu Bilgileri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Dünyadan Haberler kategorisinde Hera tarafından oluşturulan Kilitli kapıların ardındaki inanılmaz detaylar | O yemekler neden yasak? Su içtikleri bardaktan attıkları çöpe kadar kontrol... başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 66 kez görüntülenmiş, 0 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Dünyadan Haberler
Konu Başlığı Kilitli kapıların ardındaki inanılmaz detaylar | O yemekler neden yasak? Su içtikleri bardaktan attıkları çöpe kadar kontrol...
Konbuyu başlatan Hera
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan Hera

Hera

IFGT Silver üye
Katılım
6 Şub 2022
Mesajlar
11,045

İtibar:

Derleyen: Sevin Turan Fotoğraflar: AFPOluşturulma Tarihi: Mayıs 08, 2025 15:27Dünyanın dört bir yanındaki Katolik kiliselerini temsil eden kardinaller, yeni papayı belirlemek için Vatikan'da toplandı. Kardinaller bu iş için inşa edilmiş özel bir misafirhanede kalıyor. Su içtikleri bardaktan attıkları çöpe kadar kontrol edilen kardinallerin bazı yemekleri yemeleri bile yasak. Peki bunun sebebi ne?
Haberin DevamıGözler Katolik Kilisesi'nin merkezi Vatikan'da. Papa Francis'in nisan ayında hayatını kaybetmesinin ardından boşalan papalık koltuğunu dolduracak ismin seçileceği konklav, dün başladı.Dünyanın dört bir yanındaki Katolik kiliselerini temsil eden 133 kardinal, Sistine Şapeli'nde yapılan oylamalarla yeni papayı belirlemeye çalışıyor.Vatikan'da dün akşam üstü ve bu sabah yapılan oylamalar siyah dumanla sonuçlandı. Son yıllarda yapılan konklavlar ortalama 3 gün sürdü. Modern çağda düzenlenen en uzun konklavın süresi ise 5 gündü. Papa Francis'in seçildiği 2013 tarihli son konklav 2 günde tamamlanmıştı.Gözden KaçmasınGözler bacada: Siyah duman yükseldiHaberi görüntüleBöylesine görkemli bir mekânın seçilmiş olmasının sebebi buradaki her şeyin "bir gün herkesi yargılayacak olan Tanrı'nın varlığını hatırlatması" olarak açıklanıyor.Öte yandan kardinaller konklav boyunca Papa 2'nci Jean Paul zamanında inşa edilen bir misafirhane olan Domus Sanctae Marthae yani Azize Martha'nın Evi'nde kalıyor. İlginç olan şu ki Sistine Şapeli ne kadar görkemliyse Azize Martha'nın Evi'nde de bir o kadar mütevazı koşullar hâkim.Haberin DevamıPapalık seçimlerinin Sistine Şapeli'nde yapılması kuralı 1878'den beri uygulanıyor. Siyah dumanla sonuçsuzluğu beyaz dumanla papanın seçildiğini dış dünyaya bildirme geleneği de bu tarihte ortaya çıktı.KARDİNALLER YEMEKLERDEN ŞİKAYETÇİThe New York Post'un haberine göre, Azize Martha'nın Evi'nin kafeteryasında din adamlarına, basit bir spagetti, haşlamış sebzeler, fasulye, soğan, kereviz, havuç gibi malzemelerle yapılan minestrone çorbası ve kuzu şiş gibi basit yemekler sunuluyor.The New York Times'a konuşan Kardinal Mauro Piacenza, misafirhanenin yemeklerini "bir tren istasyonunda yiyebileceğiniz yemeklere" benzeterek memnuniyetsizliğini dile getirdi. (Piacenza, İtalyan mutfağının sembollerinden olan pesto sosunun doğum yeri olan Emilia-Romagna bölgesinden bir kardinal.)Gözden KaçmasınEntrikaların gölgesindeki seçim: Skandal üstüne skandal yaşandıHaberi görüntüleBir diğer İtalyan kardinal Gianfranco Ravasi de "Çok iyi şeyler yemiyorsunuz" diye konuştu.Basına konuşan bazı din adamları ise bu kadar açık sözlü olmamakla kafeteryadaki yemekleri "tatsız tuzsuz makarnalar" ve "su gibi soslar" olarak tarif etti.Hatırlanabileceği üzere mütevazılığı ile tanınan Papa Francis, papalık dönemi boyunca papalığa ait lüks apartmanlar yerine Azize Martha'nın Evi'nde yaşamıştı. Dolayısıyla kafeteryada servis edilen yemeklerin sadeliğinin de Francis'in mütevazılık vurgusunun bir sonucu olması mümkün.Haberin DevamıYEMEKLERE DE GİZLİLİK HAKİMLatince "anahtarla" anlamına gelen "cum clave" ifadesinden türemiş olan konklav süresince mutlak bir gizlilik söz konusu. Bu süreçte kardinaller Vatikan'ın dışına çıkamıyor, herhangi bir kitle iletişim aracını kullanamıyor, Vatikan çevresinde devreye alınan sinyal karıştırıcılar nedeniyle cep telefonları bile çalışmıyor.Bu gizliliği bozanlar kiliseden aforoz edilme cezasıyla karşı karşıya kalıyor.Gözden KaçmasınYeni papa nasıl seçilecek? Gizlilik en önemli kuralHaberi görüntüleKardinallere servis edilen yemekler de dış dünyadan herhangi bir mesajın içeri girmemesi için büyük bir dikkatle kontrol ediliyor.Bu nedenle, konklav süresince bütün tavuk, içi dolgulu ravioli, üstü kapalı turtalar ve rigatoni kesimli makarna gibi bazı yiyeceklerin tüketilmesi yasak. Zira bu yiyeceklerin içlerine dış dünyayla iletişim kurulmasını sağlayacak bir cihaz yerleştirilebileceği düşünülüyor.Haberin DevamıYEMEKLERİ RAHİBELER YAPIYORKardinallerin yediği bütün yemekler Azize Martha'nın Evi'ndeki rahibeler tarafından pişiriliyor. Söz konusu rahibeler, konklav için özel olarak Vatikan'a geldi ve gizlilik yemini ederek personele katıldı.Yemeklere gösterilen bu hassasiyetin kökleri, papalığın bugünküne kıyasla çok daha siyasi bir mevki olduğu zamanlara dayanıyor. Zira o yıllarda seçimler sırasında kardinallerin dış dünyayla iletişimi sürdürmesi oldukça ciddi sonuçlara yol açmıştı.O zamanlar papa seçiminin sadece kiliseye bırakılamayacak kadar önemli olduğunu düşünen Avrupalı hükümdarlar, kardinallerin kilit altında olduğu günlerde yaşananların çoğu zaman farkındaydı. Örneğin Amerikalı tarihçi Frederic J. Baumgartner'ın "Behind Locked Doors: A History of the Papal Elections" (Kilitli Kapılar Ardında: Papalık Seçimleri Tarihi) isimli kitabında aktardığına göre, kardinaller 1549'da buluştuklarında, Kutsal Roma İmparatoru Şarlken din adamlarına "Avrupa'nın en güçlü adamının ne zaman tuvalete gittiklerini bile bileceği" yönünde haber göndermişti.5 yıldan fazla süren ve bugünkü gizlilik kurallarına ilham olan konklavla seçilen Papa 10'uncu Gregorius, 1274 yılında aldığı bir kararla, kardinallerin konklav süresince yiyeceklerine dair kuralları belirledi. Bu kurallara sadece şeffaf bardak ve fincanların kullanılması, tüm peçetelerin ve çöplerin dikkatle incelenmesi gibi detaylar da dahildi.Haberin DevamıBBC'ye göre, bu kuralların koyulmasının asıl sebebi, siyasi tansiyonun yüksek olduğu bu dönemlerde kardinallerin zehirlenme korkusunun önüne geçmekti.AMAÇ KARDİNALLERİ KONFORDAN MAHRUM BIRAKMAKÖte yandan yiyecekler, konklav sürecini hızlandırmanın da bir yoluydu. Konklavların haftalar hatta aylar sürmesini önlemek isteyen papa, kardinallerin konforsuz koşullarda yaşamasının karar vermelerini kolaylaştıracağını öngörmüştü.Hazırlanan tüm yemekler, Vatikan muhafızları tarafından iki kez kontrol edildikten sonra, duvara yerleştirilmiş bir döner dolap yoluyla konklavın yapıldığı salona gönderiliyordu.Haberin DevamıSistine Şapeli'nin konklav mekânı olarak sabitlenmesinin ardından, kardinaller, daha önce Alexander'ın kullandığı Vatikan'daki freskli apartmanda kalmaya başladı. Burası pek rahat bir yer değildi. Kardinaller odaları 5-6 kişilik gruplar halinde paylaşıyor, kişisel alanlarını perdelerle ayırmak zorunda kalıyordu. Banyoların sayısı da sınırlıydı. Bu nedenle kardinallerin yataklarının yanına ahşap lazımlıklar yerleştirilmişti. 6'ncı Alexander'ın apartmanını da kapsayan Vatikan Müzeleri'nin yöneticisi Luciano Gagliano, "Ortasında delik olan bir koltuk düşünün. Kardinaller Sistine Şapeli'nde oy kullanırken, personel de apartmana gelip odaları temizliyor ve ertesi güne hazırlıyordu" ifadelerini kullandı. Bu düzen, bir değil iki konklava sahne olan 1978 yılına kadar devam etti. Ağustos ayında yapılan konklavda seçilen 1'inci Jean Paul kısa süre içinde ölünce ekim ayında bir konklav daha yapıldı. Burada seçilen ve 2'nci Jean Paul adını alan Polonyalı kardinal Karol Jozef Wojtyla, apartmandaki yaşam koşulları nedeniyle dehşete düşmüştü. Gagliano, "Çok sıcak bir yıldı. En hafif ifadeyle, o odalarda kalmaktan keyif almamışlardı. Ekimdeki ikinci konklavdan sonra 2'nci Jean Paul'ün hayali konklav için özel bir yer hazırlamaktı" ifadelerini kullandı. Polonyalı papanın göreve geldikten sonra yaptığı ilk işlerden biri, kardinaller için bir misafirhane inşa ettirmek oldu. Domus Sanctae Marthae yani Azize Martha'nın Evi olarak bilinen bu misafirhane, kardinallerin konklavlar sırasındaki meskeni haline geldi.
Haberle ilgili daha fazlası:#Konklav#Papa Seçimi#Papa Nasıl Seçiliyor

681c9b3b9e1c606b5fe9ee1a.jpg


681c84a8f9612a0a8525a784.jpg


6819f6997f24b016864e8f8a.jpg


681c99d09e1c606b5fe9ee09.jpg


67bc598f0a35739e4eb8f7a1.jpg


681c9a0b9e1c606b5fe9ee0e.jpg


681c9a469e1c606b5fe9ee13.jpg


Bu Haber Hurriyet.com.tr'den Alıntılanmıştır. Kaynak: Hürriyet - Haber, Son Dakika Haberler, Güncel Gazete Haberleri
 
Geri
Üst Alt