- Katılım
- 6 Mar 2023
- Mesajlar
- 719
- Tepkime puanı
- 30
- Puanları
- 28
Türkiye’nin Mağrip bölgesindeki yatırılmaları analizde “Çin ve Hindistan’ın Mağrip ülkelerindeki varlığı her şeyden önce ekonomik alandadır ve orada bile nüfuzları AB’ninkinden daha az belirgindir. Örneğin Cezayir’de, Çin’in egemen olduğu inşaat sektöründe, Asya devi son yıllarda daha az sözleşme kazandı. Bunun pandemi ve durgun dünya ekonomisinden kaynaklandığı varsayılabilir. Ayrıca Çin, şimdi Cezayir’de giderek daha önemli bir oyuncu haline gelen Türkiye ile rekabet ediyor. Özgür San, Doruk İnşaat ve Atlas Group gibi Türk inşaat grupları, ülkenin farklı bölgelerinde sosyal konut inşaatları yapmaktadır. Türkiye çelik, gıda, tekstil ve enerji sektörlerinde de var. 2022’de Cezayir’de 30 binden fazla kişiye istihdam sağlayan 1.400’den fazla Türk şirketi faaliyet göstermiştir” ifadeleri kullanıldı.
ÇİN’İN KÜLTÜREL ETKİSİ SINIRLI
Çin’in Mağrip bölgesindeki kültürel etkisinin de sınırlı olduğu belirtilerek şu değerlendirme yapıldı:
Çin’in Cezayir, Tunus ve Fas’ta, Avrupa ve hatta Türkiye’ye kıyasla çok az yumuşak gücü var ve kültürel etkisi sınırlı. Örneğin, Çin’deki Mağripli öğrencilerin sayısını Avrupa’da okumayı seçenlerle karşılaştırırsak Avrupa ile olan kültürel bağların ve bağlılıkların hala güçlü olduğu açıktır. Çin’de okuyan Mağripli öğrencilerin sayısı artmıştır ancak bu sayı Afrika’nın geri kalanından Çin’e gelen öğrencilere veya Avrupa’daki Mağripli öğrencilere kıyasla oldukça önemsiz kalıyor. AB, Mağrip ülkeleriyle yalnızca bir ortak olarak değil bir müttefik olarak etkileşim kurmanın daha iyi bir yolunu bulmalıdır. Avrupa’nın kendi nüfusunu Akdeniz’in güneyindeki ve doğusundaki ülkelerle birleştirmek için ortak bir Avrupa-Akdeniz alanına ihtiyacı var. Her iki taraf da 2050 yılına kadar iki milyardan fazla Afrikalıyı içerecek bir alanı bütünleştiren daha büyük bir Avrupa-Akdeniz-Afrika bölgesinden faydalanabilir. Bu eksen boyunca Mağrip çok önemli bir stratejik konuma sahiptir.”