• 🔊 Sponsor - Sohbet'in yeni adı Haylaz.NET açıldı. Sen de hemen aramıza katılmak için TIKLA 📌
  • 🔊 Sponsor - Türkiye'nin resmi mobil sohbet sitesi Mobil.Gen.TR açıldı! Tüm mobil cihazlardan giriş yapmak için TIKLA 📌
  • 🔊 Sponsor - Okey Sitemiz Açıldı - Haylaz.NET 📌 Okeyodalari.com ile canlı okey oynamaya ne dersin? Hem sohbet et, hem mobil okey oyna! TIKLA 📌

  • IRCForumlari.Gen.Tr Türkiye'nin Güncel IRC Forum Sitesi
    IRCForumlari.Gen.Tr IRC Forum sitesine katılım zahmetsiz ve ücretsizdir.
    Konu içeriğini görebilmek için lütfen üye olun. Aksi taktirde içeriği göremezsiniz.
  • Değerli ziyaretçilerimiz;

    Türkiye'nin en yeni, gelişmiş, özgün ve güvenli bilgi ağına hoşgeldiniz! Şimdiye dek internet dünyasında bir çok başarı elde etmiş projeye imza attık "IRCForumlari.Gen.TR" bunlara en yakın örnek diyebiliriz. Son olarak ta IRCForumlari.Gen.Tr siz değerli kullanıcılarımız ile buluşturmanın mutluluğu içerisindeyiz. Sizde bu MEGA ve Stabil projenin bir parçası olmak isterseniz kolayca bize katılabilirsiniz. Saygılarımızla. IRCForumlari.Gen.TR

Mehmet öğretmenin hayal sınıfı... Bir gün taş devri bir gün uzayda...

[IF] Konu Bilgileri

Konu Hakkında Merhaba, tarihinde Güncel Haber kategorisinde IF Editör - Buğra Eviner tarafından oluşturulan Mehmet öğretmenin hayal sınıfı... Bir gün taş devri bir gün uzayda... başlıklı konuyu okuyorsunuz. Bu konu şimdiye dek 174 kez görüntülenmiş, 0 yorum ve 0 tepki puanı almıştır...
Kategori Adı Güncel Haber
Konu Başlığı Mehmet öğretmenin hayal sınıfı... Bir gün taş devri bir gün uzayda...
Konbuyu başlatan IF Editör - Buğra Eviner
Başlangıç tarihi
Cevaplar
Görüntüleme
İlk mesaj tepki puanı
Son Mesaj Yazan IF Editör - Buğra Eviner

IF Editör - Buğra Eviner

IRCForumlari.Gen.Tr - Editörü
Editör
Katılım
12 Kas 2023
Mesajlar
10
Tepkime puanı
0
Puanları
6

İtibar:

‘Küresel Öğretmen Ödülü’ sahibi anasınıfı öğretmeni Mehmet Bilgin, öğrencilerini bazen ‘Taş Devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçmak isteyen öğrencisi için ‘zipline’ bile kuran Mehmet öğretmen, sınıfı, çocukların koşa koşa geldiği bir ‘hayal şehri’ne çeviriyor.
Haberin DevamıOkul öncesi öğretmeni Mehmet Bilgin, ‘deneyimleyerek öğretme’ prensibiyle sınıf içinde uyguladığı yaratıcı etkinliklerde sınır tanımıyor. Yaptığı canlandırma çalışmalarıyla öğrencilerini bazen ‘taş devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçak olmak isteyen minik öğrencisi için sınıfın ortasına ‘zipline’ kurarak ona uçma deneyimi yaşatan ve benzeri çalışmalarıyla ‘küresel öğretmen ödülü’ kazanan Bilgin, şimdi ise sınıfına kurduğu hayal şehriyle öğrencilerine günlük yaşam becerileri kazandırıyor.Ankara Etimesgut Şeyhşamil İlkokulu anasınıfı öğretmeni 38 yaşındaki Mehmet Bilgin, Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden mezun olarak 2009’da okul öncesi öğretmenliğine başladı. Kariyerinin son 10 yılında hep sıra dışı etkinliklere imza atan Bilgin, sınıfına taşıdığı taş devri, uzay çağı, ameliyathane, paraşütle atlama, mancınıkla kale fethetme gibi farklı temalarla hem çocukların okula olan ilgisini artırdı hem de deneyimleyerek öğrenmelerini sağladı. Yaptığı çalışmalar sonucu geçen yıl 97 ülkeden 19 bin öğretmenin katıldığı organizasyonda ‘Küresel Öğretmen Ödülü’ aldı. Kazandığı ödül sonrası yeni projelere devam eden Mehmet öğretmen, minik öğrencileri için tasarladığı ‘hayal şehri’ni şöyle anlattı:Haberin DevamıORTAM AYNIYKEN OKULLA BAĞLARI AZALIYORDU
Meslek hayatımın ilk 4-5 yılında rutin çalışmalarla ilerleyen bir öğretmendim. Bir gün kendime ‘bu çocuklar her gün buraya geliyorlar ama sınıf aynı, sıra aynı, atmosfer aynı bu şartlarda okulla kurdukları bağ azalıyor’ dedim. Sonra ‘öyle bir şey yapsam ki çocuklar hevesle gelse benim de heyecanım artsa’ diye düşündüm ve sınıfı onların hayallerine göre düzenleme fikri böyle başladı. Amacım çocukların merak ettiklerini deneyimleyerek öğrenmeleri.HER ŞEYİ DENEYİMLEYEREK ÖĞRENİYORLAR
Çıkış noktam ise bir öğrencimin drama etkinliğinde taşıtlar üzerine konuşurken çocuk aklıyla ‘keşke uçak olsaydık’ demesi oldu. Sınıfa ‘zipline’ benzeri bir sistem kurduk. Çocukları sınıfta uçurduk. Diğer sınıflardaki öğrenciler de ‘ bu sınıfta çocukları uçuruyorlarmış’ diyerek sıraya girdi. Aslında çocukların merak edip sorduklarından çıkıyor bu etkinlikler. Bir başka gün ‘taş devri modası’ kitabını okurken öğrencim ‘o dönemde yaşasak ne yapardık’ diye sordu. Ben de taş devri ortamını en gerçekçi haliyle tasarlamak istedim. Bir ay uğraştım ve öğrencilerim taş devri kostümleri ve ilkel aletlerle o çağı deneyimleyerek öğrendiler.Haberin DevamıMERAK VARSA ÖĞRENME PEŞİNDEN GELİR
Uzayla ilgili merakları da çok fazla olduğundan uzay istasyonu tasarladık. Taş devrinden uzay çağına insanlık tarihinin gelişimini de böylece anlatmış oluyorsunuz. İnsanlar avcılık yapıyorken günümüzde uzaya çıkabilecek teknolojiye sahipler. Bu farkı daha iyi idrak etmeleri için deneyimlemeleri önemli. ‘Merak varsa öğrenme peşinden gelir’ sözü hep meslek prensibim oldu.SOSYAL BECERİLERİ GELİŞSİN DİYE...
Şimdi ise okulumuzda bir ‘hayal şehri’ tasarladık. 15 yıllık meslek hayatımın ilk yıllarında çocuklar daha aktif, canlı, mutlu, sosyal ve teknolojiden daha uzaklardı. Bir yere gittiklerinde selamlaşıp sohbet edebiliyorlardı. Şimdi ellerinde tablet, telefon var. Sosyal yaşam becerileri çok kısıtlanmış. Ben de mesela markete girdiklerinde iyi günler, hayırlı işler demeyi, teşekkür etmeyi, isteklerini öz güvenli şekilde ifade etmeyi iyi öğrensinler istiyorum.Haberin Devamı‘MERHABA’ DEMEYE ÇEKİNİYORLARDI
Bu nedenle oluşturduğumuz ‘hayal şehri’mizde pizzacı, berber, ATM, tren yolu istasyonu, pazar yeri gibi çok nokta var. Pazarda esnafla sohbet ediyorlar, pazarlık yapıyorlar. ATM’den para çekiyorlar. Şehrin ortasından geçen kartondan trene bilet kesiyorlar. Hemen yanında bir pizzacı var. Siparişi kuryeye veriyor, kurye teslimatı yapıyor. Günlük yaşam becerilerini burada deneyimliyorlar. Etkinliğe başladığımızda çok tutuklardı, konuşamıyorlardı, merhaba demeye çekiniyorlardı. Bir haftada o kadar rahatladılar ki.”
PROJELERİN MALİYETİ SIFIR
Miniklere temel eğitimi maliyet gerektiren tematik konseptlerle işleyen Mehmet öğretmen: “Bir devlet okulunda bunların yapılamayacağını düşünenler var. Hayır yapılabilir, işte ben yapıyorum. Atık malzemelerle, velilerle iş birliğiyle ve esnafı işin içine çekmeyle mümkün oluyor. Ben velilerimi ve tüm çevremi dahil ederek bu işi hiç para harcamadan yapıyorum. Çocuklar da bir malzemenin nasıl farklı şekillerde kullanılacağını, eksikleri tamamlamak için ilk çözümün satın almak olmadığını görüyor“ diyor.
Haberle ilgili daha fazlası:#Küresel Öğretmen Ödülü#Taş Devri#Mehmet Bilgin

65eb87281c1eb6d1efce580e.jpg


‘Küresel Öğretmen Ödülü’ sahibi anasınıfı öğretmeni Mehmet Bilgin, öğrencilerini bazen ‘Taş Devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçmak isteyen öğrencisi için ‘zipline’ bile kuran Mehmet öğretmen, sınıfı, çocukların koşa koşa geldiği bir ‘hayal şehri’ne çeviriyor.
Haberin DevamıOkul öncesi öğretmeni Mehmet Bilgin, ‘deneyimleyerek öğretme’ prensibiyle sınıf içinde uyguladığı yaratıcı etkinliklerde sınır tanımıyor. Yaptığı canlandırma çalışmalarıyla öğrencilerini bazen ‘taş devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçak olmak isteyen minik öğrencisi için sınıfın ortasına ‘zipline’ kurarak ona uçma deneyimi yaşatan ve benzeri çalışmalarıyla ‘küresel öğretmen ödülü’ kazanan Bilgin, şimdi ise sınıfına kurduğu hayal şehriyle öğrencilerine günlük yaşam becerileri kazandırıyor.Ankara Etimesgut Şeyhşamil İlkokulu anasınıfı öğretmeni 38 yaşındaki Mehmet Bilgin, Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden mezun olarak 2009’da okul öncesi öğretmenliğine başladı. Kariyerinin son 10 yılında hep sıra dışı etkinliklere imza atan Bilgin, sınıfına taşıdığı taş devri, uzay çağı, ameliyathane, paraşütle atlama, mancınıkla kale fethetme gibi farklı temalarla hem çocukların okula olan ilgisini artırdı hem de deneyimleyerek öğrenmelerini sağladı. Yaptığı çalışmalar sonucu geçen yıl 97 ülkeden 19 bin öğretmenin katıldığı organizasyonda ‘Küresel Öğretmen Ödülü’ aldı. Kazandığı ödül sonrası yeni projelere devam eden Mehmet öğretmen, minik öğrencileri için tasarladığı ‘hayal şehri’ni şöyle anlattı:Haberin DevamıORTAM AYNIYKEN OKULLA BAĞLARI AZALIYORDU
Meslek hayatımın ilk 4-5 yılında rutin çalışmalarla ilerleyen bir öğretmendim. Bir gün kendime ‘bu çocuklar her gün buraya geliyorlar ama sınıf aynı, sıra aynı, atmosfer aynı bu şartlarda okulla kurdukları bağ azalıyor’ dedim. Sonra ‘öyle bir şey yapsam ki çocuklar hevesle gelse benim de heyecanım artsa’ diye düşündüm ve sınıfı onların hayallerine göre düzenleme fikri böyle başladı. Amacım çocukların merak ettiklerini deneyimleyerek öğrenmeleri.HER ŞEYİ DENEYİMLEYEREK ÖĞRENİYORLAR
Çıkış noktam ise bir öğrencimin drama etkinliğinde taşıtlar üzerine konuşurken çocuk aklıyla ‘keşke uçak olsaydık’ demesi oldu. Sınıfa ‘zipline’ benzeri bir sistem kurduk. Çocukları sınıfta uçurduk. Diğer sınıflardaki öğrenciler de ‘ bu sınıfta çocukları uçuruyorlarmış’ diyerek sıraya girdi. Aslında çocukların merak edip sorduklarından çıkıyor bu etkinlikler. Bir başka gün ‘taş devri modası’ kitabını okurken öğrencim ‘o dönemde yaşasak ne yapardık’ diye sordu. Ben de taş devri ortamını en gerçekçi haliyle tasarlamak istedim. Bir ay uğraştım ve öğrencilerim taş devri kostümleri ve ilkel aletlerle o çağı deneyimleyerek öğrendiler.Haberin DevamıMERAK VARSA ÖĞRENME PEŞİNDEN GELİR
Uzayla ilgili merakları da çok fazla olduğundan uzay istasyonu tasarladık. Taş devrinden uzay çağına insanlık tarihinin gelişimini de böylece anlatmış oluyorsunuz. İnsanlar avcılık yapıyorken günümüzde uzaya çıkabilecek teknolojiye sahipler. Bu farkı daha iyi idrak etmeleri için deneyimlemeleri önemli. ‘Merak varsa öğrenme peşinden gelir’ sözü hep meslek prensibim oldu.SOSYAL BECERİLERİ GELİŞSİN DİYE...
Şimdi ise okulumuzda bir ‘hayal şehri’ tasarladık. 15 yıllık meslek hayatımın ilk yıllarında çocuklar daha aktif, canlı, mutlu, sosyal ve teknolojiden daha uzaklardı. Bir yere gittiklerinde selamlaşıp sohbet edebiliyorlardı. Şimdi ellerinde tablet, telefon var. Sosyal yaşam becerileri çok kısıtlanmış. Ben de mesela markete girdiklerinde iyi günler, hayırlı işler demeyi, teşekkür etmeyi, isteklerini öz güvenli şekilde ifade etmeyi iyi öğrensinler istiyorum.Haberin Devamı‘MERHABA’ DEMEYE ÇEKİNİYORLARDI
Bu nedenle oluşturduğumuz ‘hayal şehri’mizde pizzacı, berber, ATM, tren yolu istasyonu, pazar yeri gibi çok nokta var. Pazarda esnafla sohbet ediyorlar, pazarlık yapıyorlar. ATM’den para çekiyorlar. Şehrin ortasından geçen kartondan trene bilet kesiyorlar. Hemen yanında bir pizzacı var. Siparişi kuryeye veriyor, kurye teslimatı yapıyor. Günlük yaşam becerilerini burada deneyimliyorlar. Etkinliğe başladığımızda çok tutuklardı, konuşamıyorlardı, merhaba demeye çekiniyorlardı. Bir haftada o kadar rahatladılar ki.”
PROJELERİN MALİYETİ SIFIR
Miniklere temel eğitimi maliyet gerektiren tematik konseptlerle işleyen Mehmet öğretmen: “Bir devlet okulunda bunların yapılamayacağını düşünenler var. Hayır yapılabilir, işte ben yapıyorum. Atık malzemelerle, velilerle iş birliğiyle ve esnafı işin içine çekmeyle mümkün oluyor. Ben velilerimi ve tüm çevremi dahil ederek bu işi hiç para harcamadan yapıyorum. Çocuklar da bir malzemenin nasıl farklı şekillerde kullanılacağını, eksikleri tamamlamak için ilk çözümün satın almak olmadığını görüyor“ diyor.
Haberle ilgili daha fazlası:#Küresel Öğretmen Ödülü#Taş Devri#Mehmet Bilgin

619622e04e3fe01b8c7e9b40.jpg


‘Küresel Öğretmen Ödülü’ sahibi anasınıfı öğretmeni Mehmet Bilgin, öğrencilerini bazen ‘Taş Devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçmak isteyen öğrencisi için ‘zipline’ bile kuran Mehmet öğretmen, sınıfı, çocukların koşa koşa geldiği bir ‘hayal şehri’ne çeviriyor.
Haberin DevamıOkul öncesi öğretmeni Mehmet Bilgin, ‘deneyimleyerek öğretme’ prensibiyle sınıf içinde uyguladığı yaratıcı etkinliklerde sınır tanımıyor. Yaptığı canlandırma çalışmalarıyla öğrencilerini bazen ‘taş devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçak olmak isteyen minik öğrencisi için sınıfın ortasına ‘zipline’ kurarak ona uçma deneyimi yaşatan ve benzeri çalışmalarıyla ‘küresel öğretmen ödülü’ kazanan Bilgin, şimdi ise sınıfına kurduğu hayal şehriyle öğrencilerine günlük yaşam becerileri kazandırıyor.Ankara Etimesgut Şeyhşamil İlkokulu anasınıfı öğretmeni 38 yaşındaki Mehmet Bilgin, Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden mezun olarak 2009’da okul öncesi öğretmenliğine başladı. Kariyerinin son 10 yılında hep sıra dışı etkinliklere imza atan Bilgin, sınıfına taşıdığı taş devri, uzay çağı, ameliyathane, paraşütle atlama, mancınıkla kale fethetme gibi farklı temalarla hem çocukların okula olan ilgisini artırdı hem de deneyimleyerek öğrenmelerini sağladı. Yaptığı çalışmalar sonucu geçen yıl 97 ülkeden 19 bin öğretmenin katıldığı organizasyonda ‘Küresel Öğretmen Ödülü’ aldı. Kazandığı ödül sonrası yeni projelere devam eden Mehmet öğretmen, minik öğrencileri için tasarladığı ‘hayal şehri’ni şöyle anlattı:Haberin DevamıORTAM AYNIYKEN OKULLA BAĞLARI AZALIYORDU
Meslek hayatımın ilk 4-5 yılında rutin çalışmalarla ilerleyen bir öğretmendim. Bir gün kendime ‘bu çocuklar her gün buraya geliyorlar ama sınıf aynı, sıra aynı, atmosfer aynı bu şartlarda okulla kurdukları bağ azalıyor’ dedim. Sonra ‘öyle bir şey yapsam ki çocuklar hevesle gelse benim de heyecanım artsa’ diye düşündüm ve sınıfı onların hayallerine göre düzenleme fikri böyle başladı. Amacım çocukların merak ettiklerini deneyimleyerek öğrenmeleri.HER ŞEYİ DENEYİMLEYEREK ÖĞRENİYORLAR
Çıkış noktam ise bir öğrencimin drama etkinliğinde taşıtlar üzerine konuşurken çocuk aklıyla ‘keşke uçak olsaydık’ demesi oldu. Sınıfa ‘zipline’ benzeri bir sistem kurduk. Çocukları sınıfta uçurduk. Diğer sınıflardaki öğrenciler de ‘ bu sınıfta çocukları uçuruyorlarmış’ diyerek sıraya girdi. Aslında çocukların merak edip sorduklarından çıkıyor bu etkinlikler. Bir başka gün ‘taş devri modası’ kitabını okurken öğrencim ‘o dönemde yaşasak ne yapardık’ diye sordu. Ben de taş devri ortamını en gerçekçi haliyle tasarlamak istedim. Bir ay uğraştım ve öğrencilerim taş devri kostümleri ve ilkel aletlerle o çağı deneyimleyerek öğrendiler.Haberin DevamıMERAK VARSA ÖĞRENME PEŞİNDEN GELİR
Uzayla ilgili merakları da çok fazla olduğundan uzay istasyonu tasarladık. Taş devrinden uzay çağına insanlık tarihinin gelişimini de böylece anlatmış oluyorsunuz. İnsanlar avcılık yapıyorken günümüzde uzaya çıkabilecek teknolojiye sahipler. Bu farkı daha iyi idrak etmeleri için deneyimlemeleri önemli. ‘Merak varsa öğrenme peşinden gelir’ sözü hep meslek prensibim oldu.SOSYAL BECERİLERİ GELİŞSİN DİYE...
Şimdi ise okulumuzda bir ‘hayal şehri’ tasarladık. 15 yıllık meslek hayatımın ilk yıllarında çocuklar daha aktif, canlı, mutlu, sosyal ve teknolojiden daha uzaklardı. Bir yere gittiklerinde selamlaşıp sohbet edebiliyorlardı. Şimdi ellerinde tablet, telefon var. Sosyal yaşam becerileri çok kısıtlanmış. Ben de mesela markete girdiklerinde iyi günler, hayırlı işler demeyi, teşekkür etmeyi, isteklerini öz güvenli şekilde ifade etmeyi iyi öğrensinler istiyorum.Haberin Devamı‘MERHABA’ DEMEYE ÇEKİNİYORLARDI
Bu nedenle oluşturduğumuz ‘hayal şehri’mizde pizzacı, berber, ATM, tren yolu istasyonu, pazar yeri gibi çok nokta var. Pazarda esnafla sohbet ediyorlar, pazarlık yapıyorlar. ATM’den para çekiyorlar. Şehrin ortasından geçen kartondan trene bilet kesiyorlar. Hemen yanında bir pizzacı var. Siparişi kuryeye veriyor, kurye teslimatı yapıyor. Günlük yaşam becerilerini burada deneyimliyorlar. Etkinliğe başladığımızda çok tutuklardı, konuşamıyorlardı, merhaba demeye çekiniyorlardı. Bir haftada o kadar rahatladılar ki.”
PROJELERİN MALİYETİ SIFIR
Miniklere temel eğitimi maliyet gerektiren tematik konseptlerle işleyen Mehmet öğretmen: “Bir devlet okulunda bunların yapılamayacağını düşünenler var. Hayır yapılabilir, işte ben yapıyorum. Atık malzemelerle, velilerle iş birliğiyle ve esnafı işin içine çekmeyle mümkün oluyor. Ben velilerimi ve tüm çevremi dahil ederek bu işi hiç para harcamadan yapıyorum. Çocuklar da bir malzemenin nasıl farklı şekillerde kullanılacağını, eksikleri tamamlamak için ilk çözümün satın almak olmadığını görüyor“ diyor.
Haberle ilgili daha fazlası:#Küresel Öğretmen Ödülü#Taş Devri#Mehmet Bilgin

65eb87331c1eb6d1efce5813.jpg


‘Küresel Öğretmen Ödülü’ sahibi anasınıfı öğretmeni Mehmet Bilgin, öğrencilerini bazen ‘Taş Devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçmak isteyen öğrencisi için ‘zipline’ bile kuran Mehmet öğretmen, sınıfı, çocukların koşa koşa geldiği bir ‘hayal şehri’ne çeviriyor.
Haberin DevamıOkul öncesi öğretmeni Mehmet Bilgin, ‘deneyimleyerek öğretme’ prensibiyle sınıf içinde uyguladığı yaratıcı etkinliklerde sınır tanımıyor. Yaptığı canlandırma çalışmalarıyla öğrencilerini bazen ‘taş devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçak olmak isteyen minik öğrencisi için sınıfın ortasına ‘zipline’ kurarak ona uçma deneyimi yaşatan ve benzeri çalışmalarıyla ‘küresel öğretmen ödülü’ kazanan Bilgin, şimdi ise sınıfına kurduğu hayal şehriyle öğrencilerine günlük yaşam becerileri kazandırıyor.Ankara Etimesgut Şeyhşamil İlkokulu anasınıfı öğretmeni 38 yaşındaki Mehmet Bilgin, Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden mezun olarak 2009’da okul öncesi öğretmenliğine başladı. Kariyerinin son 10 yılında hep sıra dışı etkinliklere imza atan Bilgin, sınıfına taşıdığı taş devri, uzay çağı, ameliyathane, paraşütle atlama, mancınıkla kale fethetme gibi farklı temalarla hem çocukların okula olan ilgisini artırdı hem de deneyimleyerek öğrenmelerini sağladı. Yaptığı çalışmalar sonucu geçen yıl 97 ülkeden 19 bin öğretmenin katıldığı organizasyonda ‘Küresel Öğretmen Ödülü’ aldı. Kazandığı ödül sonrası yeni projelere devam eden Mehmet öğretmen, minik öğrencileri için tasarladığı ‘hayal şehri’ni şöyle anlattı:Haberin DevamıORTAM AYNIYKEN OKULLA BAĞLARI AZALIYORDU
Meslek hayatımın ilk 4-5 yılında rutin çalışmalarla ilerleyen bir öğretmendim. Bir gün kendime ‘bu çocuklar her gün buraya geliyorlar ama sınıf aynı, sıra aynı, atmosfer aynı bu şartlarda okulla kurdukları bağ azalıyor’ dedim. Sonra ‘öyle bir şey yapsam ki çocuklar hevesle gelse benim de heyecanım artsa’ diye düşündüm ve sınıfı onların hayallerine göre düzenleme fikri böyle başladı. Amacım çocukların merak ettiklerini deneyimleyerek öğrenmeleri.HER ŞEYİ DENEYİMLEYEREK ÖĞRENİYORLAR
Çıkış noktam ise bir öğrencimin drama etkinliğinde taşıtlar üzerine konuşurken çocuk aklıyla ‘keşke uçak olsaydık’ demesi oldu. Sınıfa ‘zipline’ benzeri bir sistem kurduk. Çocukları sınıfta uçurduk. Diğer sınıflardaki öğrenciler de ‘ bu sınıfta çocukları uçuruyorlarmış’ diyerek sıraya girdi. Aslında çocukların merak edip sorduklarından çıkıyor bu etkinlikler. Bir başka gün ‘taş devri modası’ kitabını okurken öğrencim ‘o dönemde yaşasak ne yapardık’ diye sordu. Ben de taş devri ortamını en gerçekçi haliyle tasarlamak istedim. Bir ay uğraştım ve öğrencilerim taş devri kostümleri ve ilkel aletlerle o çağı deneyimleyerek öğrendiler.Haberin DevamıMERAK VARSA ÖĞRENME PEŞİNDEN GELİR
Uzayla ilgili merakları da çok fazla olduğundan uzay istasyonu tasarladık. Taş devrinden uzay çağına insanlık tarihinin gelişimini de böylece anlatmış oluyorsunuz. İnsanlar avcılık yapıyorken günümüzde uzaya çıkabilecek teknolojiye sahipler. Bu farkı daha iyi idrak etmeleri için deneyimlemeleri önemli. ‘Merak varsa öğrenme peşinden gelir’ sözü hep meslek prensibim oldu.SOSYAL BECERİLERİ GELİŞSİN DİYE...
Şimdi ise okulumuzda bir ‘hayal şehri’ tasarladık. 15 yıllık meslek hayatımın ilk yıllarında çocuklar daha aktif, canlı, mutlu, sosyal ve teknolojiden daha uzaklardı. Bir yere gittiklerinde selamlaşıp sohbet edebiliyorlardı. Şimdi ellerinde tablet, telefon var. Sosyal yaşam becerileri çok kısıtlanmış. Ben de mesela markete girdiklerinde iyi günler, hayırlı işler demeyi, teşekkür etmeyi, isteklerini öz güvenli şekilde ifade etmeyi iyi öğrensinler istiyorum.Haberin Devamı‘MERHABA’ DEMEYE ÇEKİNİYORLARDI
Bu nedenle oluşturduğumuz ‘hayal şehri’mizde pizzacı, berber, ATM, tren yolu istasyonu, pazar yeri gibi çok nokta var. Pazarda esnafla sohbet ediyorlar, pazarlık yapıyorlar. ATM’den para çekiyorlar. Şehrin ortasından geçen kartondan trene bilet kesiyorlar. Hemen yanında bir pizzacı var. Siparişi kuryeye veriyor, kurye teslimatı yapıyor. Günlük yaşam becerilerini burada deneyimliyorlar. Etkinliğe başladığımızda çok tutuklardı, konuşamıyorlardı, merhaba demeye çekiniyorlardı. Bir haftada o kadar rahatladılar ki.”
PROJELERİN MALİYETİ SIFIR
Miniklere temel eğitimi maliyet gerektiren tematik konseptlerle işleyen Mehmet öğretmen: “Bir devlet okulunda bunların yapılamayacağını düşünenler var. Hayır yapılabilir, işte ben yapıyorum. Atık malzemelerle, velilerle iş birliğiyle ve esnafı işin içine çekmeyle mümkün oluyor. Ben velilerimi ve tüm çevremi dahil ederek bu işi hiç para harcamadan yapıyorum. Çocuklar da bir malzemenin nasıl farklı şekillerde kullanılacağını, eksikleri tamamlamak için ilk çözümün satın almak olmadığını görüyor“ diyor.
Haberle ilgili daha fazlası:#Küresel Öğretmen Ödülü#Taş Devri#Mehmet Bilgin

65eb87331c1eb6d1efce5816.jpg


‘Küresel Öğretmen Ödülü’ sahibi anasınıfı öğretmeni Mehmet Bilgin, öğrencilerini bazen ‘Taş Devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçmak isteyen öğrencisi için ‘zipline’ bile kuran Mehmet öğretmen, sınıfı, çocukların koşa koşa geldiği bir ‘hayal şehri’ne çeviriyor.
Haberin DevamıOkul öncesi öğretmeni Mehmet Bilgin, ‘deneyimleyerek öğretme’ prensibiyle sınıf içinde uyguladığı yaratıcı etkinliklerde sınır tanımıyor. Yaptığı canlandırma çalışmalarıyla öğrencilerini bazen ‘taş devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçak olmak isteyen minik öğrencisi için sınıfın ortasına ‘zipline’ kurarak ona uçma deneyimi yaşatan ve benzeri çalışmalarıyla ‘küresel öğretmen ödülü’ kazanan Bilgin, şimdi ise sınıfına kurduğu hayal şehriyle öğrencilerine günlük yaşam becerileri kazandırıyor.Ankara Etimesgut Şeyhşamil İlkokulu anasınıfı öğretmeni 38 yaşındaki Mehmet Bilgin, Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden mezun olarak 2009’da okul öncesi öğretmenliğine başladı. Kariyerinin son 10 yılında hep sıra dışı etkinliklere imza atan Bilgin, sınıfına taşıdığı taş devri, uzay çağı, ameliyathane, paraşütle atlama, mancınıkla kale fethetme gibi farklı temalarla hem çocukların okula olan ilgisini artırdı hem de deneyimleyerek öğrenmelerini sağladı. Yaptığı çalışmalar sonucu geçen yıl 97 ülkeden 19 bin öğretmenin katıldığı organizasyonda ‘Küresel Öğretmen Ödülü’ aldı. Kazandığı ödül sonrası yeni projelere devam eden Mehmet öğretmen, minik öğrencileri için tasarladığı ‘hayal şehri’ni şöyle anlattı:Haberin DevamıORTAM AYNIYKEN OKULLA BAĞLARI AZALIYORDU
Meslek hayatımın ilk 4-5 yılında rutin çalışmalarla ilerleyen bir öğretmendim. Bir gün kendime ‘bu çocuklar her gün buraya geliyorlar ama sınıf aynı, sıra aynı, atmosfer aynı bu şartlarda okulla kurdukları bağ azalıyor’ dedim. Sonra ‘öyle bir şey yapsam ki çocuklar hevesle gelse benim de heyecanım artsa’ diye düşündüm ve sınıfı onların hayallerine göre düzenleme fikri böyle başladı. Amacım çocukların merak ettiklerini deneyimleyerek öğrenmeleri.HER ŞEYİ DENEYİMLEYEREK ÖĞRENİYORLAR
Çıkış noktam ise bir öğrencimin drama etkinliğinde taşıtlar üzerine konuşurken çocuk aklıyla ‘keşke uçak olsaydık’ demesi oldu. Sınıfa ‘zipline’ benzeri bir sistem kurduk. Çocukları sınıfta uçurduk. Diğer sınıflardaki öğrenciler de ‘ bu sınıfta çocukları uçuruyorlarmış’ diyerek sıraya girdi. Aslında çocukların merak edip sorduklarından çıkıyor bu etkinlikler. Bir başka gün ‘taş devri modası’ kitabını okurken öğrencim ‘o dönemde yaşasak ne yapardık’ diye sordu. Ben de taş devri ortamını en gerçekçi haliyle tasarlamak istedim. Bir ay uğraştım ve öğrencilerim taş devri kostümleri ve ilkel aletlerle o çağı deneyimleyerek öğrendiler.Haberin DevamıMERAK VARSA ÖĞRENME PEŞİNDEN GELİR
Uzayla ilgili merakları da çok fazla olduğundan uzay istasyonu tasarladık. Taş devrinden uzay çağına insanlık tarihinin gelişimini de böylece anlatmış oluyorsunuz. İnsanlar avcılık yapıyorken günümüzde uzaya çıkabilecek teknolojiye sahipler. Bu farkı daha iyi idrak etmeleri için deneyimlemeleri önemli. ‘Merak varsa öğrenme peşinden gelir’ sözü hep meslek prensibim oldu.SOSYAL BECERİLERİ GELİŞSİN DİYE...
Şimdi ise okulumuzda bir ‘hayal şehri’ tasarladık. 15 yıllık meslek hayatımın ilk yıllarında çocuklar daha aktif, canlı, mutlu, sosyal ve teknolojiden daha uzaklardı. Bir yere gittiklerinde selamlaşıp sohbet edebiliyorlardı. Şimdi ellerinde tablet, telefon var. Sosyal yaşam becerileri çok kısıtlanmış. Ben de mesela markete girdiklerinde iyi günler, hayırlı işler demeyi, teşekkür etmeyi, isteklerini öz güvenli şekilde ifade etmeyi iyi öğrensinler istiyorum.Haberin Devamı‘MERHABA’ DEMEYE ÇEKİNİYORLARDI
Bu nedenle oluşturduğumuz ‘hayal şehri’mizde pizzacı, berber, ATM, tren yolu istasyonu, pazar yeri gibi çok nokta var. Pazarda esnafla sohbet ediyorlar, pazarlık yapıyorlar. ATM’den para çekiyorlar. Şehrin ortasından geçen kartondan trene bilet kesiyorlar. Hemen yanında bir pizzacı var. Siparişi kuryeye veriyor, kurye teslimatı yapıyor. Günlük yaşam becerilerini burada deneyimliyorlar. Etkinliğe başladığımızda çok tutuklardı, konuşamıyorlardı, merhaba demeye çekiniyorlardı. Bir haftada o kadar rahatladılar ki.”
PROJELERİN MALİYETİ SIFIR
Miniklere temel eğitimi maliyet gerektiren tematik konseptlerle işleyen Mehmet öğretmen: “Bir devlet okulunda bunların yapılamayacağını düşünenler var. Hayır yapılabilir, işte ben yapıyorum. Atık malzemelerle, velilerle iş birliğiyle ve esnafı işin içine çekmeyle mümkün oluyor. Ben velilerimi ve tüm çevremi dahil ederek bu işi hiç para harcamadan yapıyorum. Çocuklar da bir malzemenin nasıl farklı şekillerde kullanılacağını, eksikleri tamamlamak için ilk çözümün satın almak olmadığını görüyor“ diyor.
Haberle ilgili daha fazlası:#Küresel Öğretmen Ödülü#Taş Devri#Mehmet Bilgin

65ec016e966e0ad67c151599.jpg


‘Küresel Öğretmen Ödülü’ sahibi anasınıfı öğretmeni Mehmet Bilgin, öğrencilerini bazen ‘Taş Devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçmak isteyen öğrencisi için ‘zipline’ bile kuran Mehmet öğretmen, sınıfı, çocukların koşa koşa geldiği bir ‘hayal şehri’ne çeviriyor.
Haberin DevamıOkul öncesi öğretmeni Mehmet Bilgin, ‘deneyimleyerek öğretme’ prensibiyle sınıf içinde uyguladığı yaratıcı etkinliklerde sınır tanımıyor. Yaptığı canlandırma çalışmalarıyla öğrencilerini bazen ‘taş devri’ne götürüyor bazen uzay istasyonuna çıkarıyor. Uçak olmak isteyen minik öğrencisi için sınıfın ortasına ‘zipline’ kurarak ona uçma deneyimi yaşatan ve benzeri çalışmalarıyla ‘küresel öğretmen ödülü’ kazanan Bilgin, şimdi ise sınıfına kurduğu hayal şehriyle öğrencilerine günlük yaşam becerileri kazandırıyor.Ankara Etimesgut Şeyhşamil İlkokulu anasınıfı öğretmeni 38 yaşındaki Mehmet Bilgin, Ankara Üniversitesi Eğitim Fakültesi’nden mezun olarak 2009’da okul öncesi öğretmenliğine başladı. Kariyerinin son 10 yılında hep sıra dışı etkinliklere imza atan Bilgin, sınıfına taşıdığı taş devri, uzay çağı, ameliyathane, paraşütle atlama, mancınıkla kale fethetme gibi farklı temalarla hem çocukların okula olan ilgisini artırdı hem de deneyimleyerek öğrenmelerini sağladı. Yaptığı çalışmalar sonucu geçen yıl 97 ülkeden 19 bin öğretmenin katıldığı organizasyonda ‘Küresel Öğretmen Ödülü’ aldı. Kazandığı ödül sonrası yeni projelere devam eden Mehmet öğretmen, minik öğrencileri için tasarladığı ‘hayal şehri’ni şöyle anlattı:Haberin DevamıORTAM AYNIYKEN OKULLA BAĞLARI AZALIYORDU
Meslek hayatımın ilk 4-5 yılında rutin çalışmalarla ilerleyen bir öğretmendim. Bir gün kendime ‘bu çocuklar her gün buraya geliyorlar ama sınıf aynı, sıra aynı, atmosfer aynı bu şartlarda okulla kurdukları bağ azalıyor’ dedim. Sonra ‘öyle bir şey yapsam ki çocuklar hevesle gelse benim de heyecanım artsa’ diye düşündüm ve sınıfı onların hayallerine göre düzenleme fikri böyle başladı. Amacım çocukların merak ettiklerini deneyimleyerek öğrenmeleri.HER ŞEYİ DENEYİMLEYEREK ÖĞRENİYORLAR
Çıkış noktam ise bir öğrencimin drama etkinliğinde taşıtlar üzerine konuşurken çocuk aklıyla ‘keşke uçak olsaydık’ demesi oldu. Sınıfa ‘zipline’ benzeri bir sistem kurduk. Çocukları sınıfta uçurduk. Diğer sınıflardaki öğrenciler de ‘ bu sınıfta çocukları uçuruyorlarmış’ diyerek sıraya girdi. Aslında çocukların merak edip sorduklarından çıkıyor bu etkinlikler. Bir başka gün ‘taş devri modası’ kitabını okurken öğrencim ‘o dönemde yaşasak ne yapardık’ diye sordu. Ben de taş devri ortamını en gerçekçi haliyle tasarlamak istedim. Bir ay uğraştım ve öğrencilerim taş devri kostümleri ve ilkel aletlerle o çağı deneyimleyerek öğrendiler.Haberin DevamıMERAK VARSA ÖĞRENME PEŞİNDEN GELİR
Uzayla ilgili merakları da çok fazla olduğundan uzay istasyonu tasarladık. Taş devrinden uzay çağına insanlık tarihinin gelişimini de böylece anlatmış oluyorsunuz. İnsanlar avcılık yapıyorken günümüzde uzaya çıkabilecek teknolojiye sahipler. Bu farkı daha iyi idrak etmeleri için deneyimlemeleri önemli. ‘Merak varsa öğrenme peşinden gelir’ sözü hep meslek prensibim oldu.SOSYAL BECERİLERİ GELİŞSİN DİYE...
Şimdi ise okulumuzda bir ‘hayal şehri’ tasarladık. 15 yıllık meslek hayatımın ilk yıllarında çocuklar daha aktif, canlı, mutlu, sosyal ve teknolojiden daha uzaklardı. Bir yere gittiklerinde selamlaşıp sohbet edebiliyorlardı. Şimdi ellerinde tablet, telefon var. Sosyal yaşam becerileri çok kısıtlanmış. Ben de mesela markete girdiklerinde iyi günler, hayırlı işler demeyi, teşekkür etmeyi, isteklerini öz güvenli şekilde ifade etmeyi iyi öğrensinler istiyorum.Haberin Devamı‘MERHABA’ DEMEYE ÇEKİNİYORLARDI
Bu nedenle oluşturduğumuz ‘hayal şehri’mizde pizzacı, berber, ATM, tren yolu istasyonu, pazar yeri gibi çok nokta var. Pazarda esnafla sohbet ediyorlar, pazarlık yapıyorlar. ATM’den para çekiyorlar. Şehrin ortasından geçen kartondan trene bilet kesiyorlar. Hemen yanında bir pizzacı var. Siparişi kuryeye veriyor, kurye teslimatı yapıyor. Günlük yaşam becerilerini burada deneyimliyorlar. Etkinliğe başladığımızda çok tutuklardı, konuşamıyorlardı, merhaba demeye çekiniyorlardı. Bir haftada o kadar rahatladılar ki.”
PROJELERİN MALİYETİ SIFIR
Miniklere temel eğitimi maliyet gerektiren tematik konseptlerle işleyen Mehmet öğretmen: “Bir devlet okulunda bunların yapılamayacağını düşünenler var. Hayır yapılabilir, işte ben yapıyorum. Atık malzemelerle, velilerle iş birliğiyle ve esnafı işin içine çekmeyle mümkün oluyor. Ben velilerimi ve tüm çevremi dahil ederek bu işi hiç para harcamadan yapıyorum. Çocuklar da bir malzemenin nasıl farklı şekillerde kullanılacağını, eksikleri tamamlamak için ilk çözümün satın almak olmadığını görüyor“ diyor.
Haberle ilgili daha fazlası:#Küresel Öğretmen Ödülü#Taş Devri#Mehmet Bilgin

65eb87331c1eb6d1efce5811.jpg