- Katılım
- 15 May 2025
- Mesajlar
- 1,453
- Tepkime puanı
- 311
- IFGT Puan
- 78
Tiroid Kanseri Nedir?
Tiroid kanseri, boynun ön kısmında yer alan ve vücutta hormon üretiminden sorumlu olan tiroid bezinde oluşan bir kanser türüdür. Tiroid bezi; metabolizma hızını, enerji üretimini ve büyümeyi düzenleyen önemli hormonlar salgılar. Tiroid kanseri, bu bezdeki hücrelerin anormal şekilde büyümesi ve kontrolsüz bir şekilde çoğalmasıyla meydana gelmektedir. Erken evrelerde fark edilmesi oldukça zor olsa da tiroid kanseri genellikle tedavi edilebilir bir hastalık türüdür.
Tiroid bezi; metabolizma hızını, vücut sıcaklığını, kalp atışını ve enerji üretimini düzenleyen önemli hormonları "T3 ve T4" üretir. Tiroid kanserinde bu bezdeki hücreler anormal bir şekilde büyüyerek kontrolsüz bir biçimde çoğalır. Bu çoğalma sonucunda da tümör oluşmasına neden olur. Bu tümörler, tiroid bezinin işleyişini etkileyebilir ve zamanla lenf düğümleri ya da diğer organlara yayılabilir.
Dünya genelinde oldukça sık görülen tedavi edilebilir bir kanser türüdür. Erken evrelerde tespit edildiğinde tedavi başarısı oldukça yüksektir. Çoğu tiroid kanseri yavaş büyüme eğilimindedir. Erken teşhis edildiğinde yaşam süresine olumsuz etkisi azdır. Ancak, nadir görülen agresif türleri daha hızlı yayılabilir ve daha yoğun tedavi gerektirebilir. Hücrelerin yapısına ve gelişim hızına göre farklı türlere ayrılır.
Tiroid Kanser Tür ve Çeşitleri;
Medüller Tiroid Kanseri: Tiroid bezinde hormon üretiminden sorumlu C hücrelerinde gelişir. Genetik yatkınlıkla ilişkilendirilebilir. Lenf düğümleri ile karaciğer gibi organlara yayılma eğilimindedir. Tiroid kanserlerinin yaklaşık %3-4’ünü oluşturur.
Papiller Tiroid Kanseri: En yaygın olan tiroid kanseri türüdür ve genellikle yavaş ilerler. Tiroid kanserlerinin yaklaşık %80’ini oluşturur. Genellikle lenf düğümlerine yayılabilir ancak tedaviye iyi yanıt verir.
Folliküler Tiroid Kanseri: Papiller kanserden sonra en yaygın ikinci türdür. Folliküler tiroid kanseri, tiroid bezinin daha derin dokularında gelişir ve kan damarlarına yayılabilir. Tedavi edilmesi genellikle mümkün olan bu türün metastaz yapma riski bulunur.
Anaplastik Tiroid Kanseri: En nadir ve agresif tiroid kanseri türüdür. Hızla büyüyebilir ve diğer organlara yayılabilir. Tedavi edilmesi diğer tiroid kanseri türlerine göre daha zordur. Genellikle ileri yaşlarda teşhis edilir.
Tiroid kanseri, erken evrelerde belirgin semptomlar göstermeyebilir. Fakat, hastalık ilerledikçe boyun bölgesinde şişlikler ve bazı spesifik belirtiler ortaya çıkabilir. Tiroid kanseri genellikle yavaş gelişen bir hastalık olduğu için belirtilerin fark edilmesi zaman alabilir. Aşağıda tiroid kanserinin en yaygın belirtileri sıralanmıştır:
Hızlı Büyüyen Kitle: Boyunda hızlı büyüyen bir kitle fark edildiğinde bu tiroid kanserinin agresif türlerine işaret edebilir. Bu tür kitleler genellikle sert ve sabit bir yapıya sahiptir.
Botun Ağrısı: Bazen boyun bölgesinde ağrıya neden olabilir. Bu ağrı bazen kulağa doğru yayılabilir. Özellikle boyun ağrısı uzun süre devam ediyorsa bu durumun değerlendirilmesi gerekir.
Nefes Darlığı: Büyük tümörler, nefes borusuna baskı yaparak nefes darlığına yol açabilir. Özellikle derin nefes alırken zorlanma veya hırıltılı solunum gibi durumlar görülebilir.
Boyunda Şişlik veya Kitle: En yaygın belirtisi, boyunda hissedilen sert bir şişlik ya da kitledir. Bu kitle, genellikle tiroid bezinin olduğu bölgeye yerleşir. Her boyun şişliği kanser anlamına gelmese de, bu tür değişiklikler dikkate alınmalıdır.
Lenf Düğümü Büyümesi: Tiroid kanseri, lenf düğümlerine yayılabilir ve bu da boyunda, çene altında ya da kulak arkasında lenf düğümlerinin büyümesine neden olabilir. Bu şişlikler genellikle ağrısızdır, ancak fark edildiğinde doktora başvurmak önemlidir.
Ses Kısıklığı: Tiroid bezi boynun ön tarafında yer aldığı için tümör büyüdükçe ses tellerine baskı yapabilir. Bu durum, sesin kısılmasına veya kalınlaşmasına yol açabilir. Özellikle ses kısıklığı, 2 haftadan uzun sürdüğünde doktora başvurulması önemlidir.
Yutma Zorluğu: Tiroid bezinden yemek borusuna baskı yaparak yutma güçlüğüne neden olabilir. Hastalar, yiyecek veya sıvı yutarken zorlandıklarını fark edebilirler.
Kanser hücrelerinin tiroid bezinde ne kadar yayıldığını, çevre dokulara ya da vücudun diğer bölgelerine metastaz yapıp yapmadığını belirlemek için belirli evrelere ayrılmaktadır. Diğer türler gibi genellikle 4 ana evreye ayrılır. Her evre, kanserin büyüklüğüne ve vücuttaki yayılımına göre sınıflandırılır.
Evre I: Kanser sadece tiroid beziyle sınırlıdır ve küçük boyutludur. Bu evrede, kanser lenf düğümlerine ya da vücudun diğer bölgelerine yayılmamıştır.
Evre II: Tümör, 2 ila 4 cm büyüklüğünde olabilir. Ancak hala tiroid bezi içinde kalmıştır. Lenf düğümlerine veya diğer organlara yayılmamıştır.
Evre III: Kanser 4 cm’den büyük olabilir veya tiroid bezinin dışına çıkmış ve yakın dokulara yayılmış olabilir. Lenf düğümlerine yayılma ihtimali artmıştır. Ancak uzak organlara yayılım genellikle bu evrede görülmez. Bu evrede cerrahi müdahale, radyoterapi ve bazen radyoaktif iyot tedavisi uygulanabilir.
Evre IV: Evre IV, daha ileri evre tiroid kanserini temsil eder ve kendi içinde alt evrelere ayrılır. Bu evrede metastaz görülebilir.
Teşhis Aşaması;
Doktorun fiziksel muayenesi ve çeşitli testlerle tiroid kanseri tehis edilir. Belirtiler veya boyunda hissedilen bir kitle olduğunda kanseri tanısını doğrulamak için bir dizi test yapılır. Kanser, tiroid fonksiyon testleri ile doğrudan teşhis edilemez. Ancak tiroid bezinin çalışması hakkında bilgi sağlayan TSH, T3, T4 hormon seviyeleri ölçülür. Ayrıca, medüller tiroid kanseri şüphesi varsa kalsitonin ve CEA (karsinoembriyonik antijen) seviyeleri kontrol edilebilir.
Testler yanı sıra hastalara ultrason da uygulanır. Tiroid ultrasonu, tiroid bezinde bulunan kitlelerin boyutu, yapısı ve katı ya da sıvı dolu olup olmadığını değerlendirmek için kullanılır. Ultrason, tiroid bezindeki düğümlerin veya kitlelerin kanser olup olmadığını tespit etmek için kullanılan ilk görüntüleme yöntemlerinden biridir.
Tedavisi;
Tiroid kanseri tedavisi, kanserin türüne, evresine ve hastanın genel sağlık durumuna planlanır. Erken evre tiroid kanserlerinde en yaygın tedavi yöntemi, tümörün cerrahi olarak çıkarılmasıdır. Bu işlem sırasında tiroid bezinin bir kısmı veya tamamı alınabilir. Ameliyat sonrası, tiroid hormonlarının eksikliğini dengelemek için ömür boyu tiroid hormonu replasman tedavisi gerekebilir. Ayrıca, ameliyat sonrası tümör hücrelerinin tamamen yok edilmesi için radyoaktif iyot tedavisi de uygulanabilir. Bu tedavi, özellikle papiller ve folliküler tiroid kanserlerinde yaygın olarak kullanılır.
İleri evre tiroid kanserlerinde ise cerrahiye ek olarak radyoterapi ve kemoterapi gibi ek tedaviler kullanılabilir. Radyoterapi, kanserin yayılımını sınırlamak için kullanılırken,kemoterapi genellikle anaplastik gibi agresif kanser türlerinde tercih edilir. Bunun yanı sıra, hedefe yönelik tedavi ve immünoterapi gibi yeni tedavi yöntemleri, özellikle metastatik veya tedaviye dirençli tiroid kanserlerinde uygulanır.
(Alıntı)