Ozan Kadimoğlu
Paylaşımcı Üye
- Katılım
- 8 Mar 2023
- Mesajlar
- 152
- Tepkime puanı
- 16
- Puanları
- 18
Aterosklerotik kalp hastalığı, koroner arterlerde biriken kolesterol plaklarının birikmesi sonucu damar tıkanması sonucu oluşan bir hastalıktır. Aterosklerotik, dünya çapındaki ölümlerin çoğunluğunu oluşturan kardiyovasküler hastalıkların dörtte üçüne neden olur. Ölüm oranı, çok yüksek olan bu sorun, kalbe, kan damarlarına ve organlara ciddi zararlar verir.
Sistemik bir hastalık olan aterosklerotik kalp hastalığı, vücudun atardamarlarında oluşan bir sağlık sorunudur. Bu sağlık sorununda, kan damarlarının duvarlarında aterom adı verilen plaklar oluşturmaya başlar. Arterlerin intima tabakasında meydana gelen bu problemler, en çok vücutta kalbi besleyen koroner damarlarda görülür. Ayrıca alt torasik aort, abdominal aort, karotis arter ve alt ekstremite arterlerinde problemler ortaya çıkarır.
Karakteristik bir durum olarak adlandırılan aterosklerotik kalp sorunu, kalbi beslemeye yardımcı olan arterlerdeki kolesterol, fosfolipidler ve kolesterol esterlerinden oluşur. Vazokonstriksiyona neden olan bu plakların üzeri bağ dokusu ve kasla kaplıdır. Kan akışını engelleyen bu daralmalar nedeniyle atardamarların sertleşmesi, damarların yırtılmasına bile neden olabilir.
Dünyadaki ölümlerin çoğundan sorumlu olan bu problemin tedavisinde ilk adım, ilaç tedavisidir. İlaç tedavisi için tercih edilen silostazol ve torrent gibi ilaçlar, tansiyonu düzenler, kolesterol oranlarını dengeler, kan pıhtı oluşumunu engeller, daralmış damarlarda kan akışını dengeler ve vücut sağlığını teşvik eder. Aterosklerotik sorunu olan koroner arterlerin tıkanıklık derecesi %60'ı geçerse tek başına tedavi etkili olmayacaktır.
Bu gibi durumlarda günümüzde anjiyo, stent ve balon uygulamaları tercih edilir. Bu yöntemler de iyi sonuç vermezse küratif tedavi (açık cerrahi) tercih edilir. Bu cerrahi yöntemin ise iki tekniği vardır. Bunlardan biri, kalp kasının gevşemesine yardımcı olmak, kanın akmasına izin vermek ile beraber organ, doku ve hücrelerin ihtiyaç duydukları besinleri almasına izin vermek için baypas adı verilen sorunlu kan damarlarını köprülemektir. Diğer bir yol ise daralan damara girerek daralmaya neden olan plağı temizlemek veya değiştirmektir.
Sistemik bir hastalık olan aterosklerotik kalp hastalığı, vücudun atardamarlarında oluşan bir sağlık sorunudur. Bu sağlık sorununda, kan damarlarının duvarlarında aterom adı verilen plaklar oluşturmaya başlar. Arterlerin intima tabakasında meydana gelen bu problemler, en çok vücutta kalbi besleyen koroner damarlarda görülür. Ayrıca alt torasik aort, abdominal aort, karotis arter ve alt ekstremite arterlerinde problemler ortaya çıkarır.
Karakteristik bir durum olarak adlandırılan aterosklerotik kalp sorunu, kalbi beslemeye yardımcı olan arterlerdeki kolesterol, fosfolipidler ve kolesterol esterlerinden oluşur. Vazokonstriksiyona neden olan bu plakların üzeri bağ dokusu ve kasla kaplıdır. Kan akışını engelleyen bu daralmalar nedeniyle atardamarların sertleşmesi, damarların yırtılmasına bile neden olabilir.
Aterosklerotik kalp hastalığının belirtileri nelerdir?
Kan lipitlerindeki değişiklikler, kan pıhtılaşması, kalp kası ve damar hastalığı olarak bilinen bu sağlık sorununun ana belirtilerinden biridir. Aterosklerotik kalp rahatsızlığı, kalbi besleyen kan damarlarının zamanla daralması veya tıkanması sonucu ortaya çıkar. Kalp kasını besleyen koroner arterlerde oluşan darlık, belli bir düzeye gelene kadar hastalık çok fazla belirti göstermez. Damarların zamanla elastikiyetini kaybetmesi ve buna bağlı kalınlaşma sonucu oluşan bu sağlık sorununun en sık görülen belirtileri şunlardır:- Göğüs ağrısı
- Artan kan basıncı
- Kalıcı veya geçici felç
- Yüzün bir tarafında sarkma
- Görmenin zorlaşması
- Geçici varoluş ve bilinçsizlik
- Senkop (bayılmalar)
- Başın dönmesi
- Aşırı duyarlılık ve zihinsel dengesizlik
- Nefes darlığı
- Kalp krizi
Aterosklerotik kalp hastalığının nedenleri nelerdir?
Damar duvarlarında aterom veya plak denilen yapıların oluşması sonucu ortaya çıkan bu problemin nedeni, henüz tam olarak anlaşılamamıştır. Bu yeni sağlık sorunu nedeniyle kalbi besleyen tüm organ, doku ve hücreler, ihtiyaç duydukları kan, oksijen, vitamin ve mineralleri alamazlar. Kan akışı yönünde çıkıntılara ve kanda kan pıhtılarının oluşmasına neden olabilir. Ancak bazı olumsuz etkiler, bu sağlık sorununun gelişimini destekler. Bu yapısal veya yaşam tarzı nedenlerinin örnekleri şunlardır:- Genetik etkilenmelerin insan fizyolojisini etkilemesi
- Yaşlanma ile oluşum
- Yanlış ve sağlıksız beslenme
- Alkol ve sigaranın aşırı kullanımı
- Egzersizden farklı yaşam felsefesi
- Stres ve psikolojik baskı
- Aşırı kilo
- Kronik yorgunluk
- Yüksek kan basıncı
- Diyabet hastalığı
- Daha önce bir kan damarı sorununun varlığı
- Kalp hastalığı
- Yükseltilmiş kolesterol
- Travma
Aterosklerotik kalp hastalığının tedavisi
Hastalığın nedeni tespit edildikten sonra hastalık durdurulabilir ve aterosklerotik kalp hastalığının tedavisine başlanabilir.Dünyadaki ölümlerin çoğundan sorumlu olan bu problemin tedavisinde ilk adım, ilaç tedavisidir. İlaç tedavisi için tercih edilen silostazol ve torrent gibi ilaçlar, tansiyonu düzenler, kolesterol oranlarını dengeler, kan pıhtı oluşumunu engeller, daralmış damarlarda kan akışını dengeler ve vücut sağlığını teşvik eder. Aterosklerotik sorunu olan koroner arterlerin tıkanıklık derecesi %60'ı geçerse tek başına tedavi etkili olmayacaktır.
Bu gibi durumlarda günümüzde anjiyo, stent ve balon uygulamaları tercih edilir. Bu yöntemler de iyi sonuç vermezse küratif tedavi (açık cerrahi) tercih edilir. Bu cerrahi yöntemin ise iki tekniği vardır. Bunlardan biri, kalp kasının gevşemesine yardımcı olmak, kanın akmasına izin vermek ile beraber organ, doku ve hücrelerin ihtiyaç duydukları besinleri almasına izin vermek için baypas adı verilen sorunlu kan damarlarını köprülemektir. Diğer bir yol ise daralan damara girerek daralmaya neden olan plağı temizlemek veya değiştirmektir.