Didem
IFGT Vip üye
- Katılım
- 13 Ara 2020
- Mesajlar
- 3,114
İtibar:
Gazeteci yazar Doğan Hızlan, okurlara ‘gerçek kitaplara’ ilgi göstermeleri tavsiyesinde bulundu: “Bazı kitaplar değerini aşıyor, hele de diziye dönüşmüşse. Parayı veren kitap bastırıyor. Ben gerçek kitabın okunmasını isterim.”
Haberin DevamıHülya Koçyiğit, sunuculuğunu üstlendiği “Film Gibi Hayatlar” programında bu hafta Hürriyet yazarı, gazeteci Doğan Hızlan’ı konuk etti.Programda kitap tutkusunun çocukluk yıllarında başladığını anlatan Hızlan şöyle konuştu: “İyi bir talebe değildim, edebiyat, müzik takip edeyim dedim. Sokak çocuğu olmayayım derken ev çocuğu oldum. O yüzden çocukluğumun tadını çıkardığımı söyleyemem. Evde kitaplar vardı. Sizi eve kapatırlarsa ne yapacaksınız; kitap okuyorsunuz. Evde herkes işini yapardı, bana okumak, yazmak kaldı.”
BAZI KİTAPLAR DEĞERİNİ AŞIYOR
Hülya Koçyiğit’le sohbetinde sahaflara çok gittiğini de dile getiren Doğan Hızlan, kitaplarla ilgili dikkat çekici tespitlerde bulundu: “Sahaflarda insanların unuttukları vardır, göremedikleri vardır. Ben bir kitapçıya gittiğimde ilk önce deneme ve eleştiri kitaplarının olduğu raflara yönelirim. Sonra da olmayan şeyleri ararım. Bazı kitaplar değerini aşıyor, hele de diziye dönüşmüşse. Parayı veren kitap bastırıyor. Ben gerçek kitabın okunmasını isterim.”Haberin DevamıKOLAYCILIĞA KARŞIYIMDoğan Hızlan, sanat eleştirmenliğinin kurallarını da anlattı: “Ben hiçbir zaman yok etmenin kolaylığını yaşamadım, var etmenin zorluğunu yaşadım. Bugün sanat eleştirmenliği biraz daha gelişti. Diyelim ki bir film izlediniz, filmdeki sanatçının biyografisini biliyor musunuz, hikâyeyi biliyor musunuz? Bunlar çok önemli. Ben kolaycılığa karşıyım. Ben emek verilmiş hiçbir şeyi kötülemem.”
Haberle ilgili daha fazlası:#Doğan Hızlan#Hülya Koçyiğit#Film Gibi Hayatlar
Gazeteci yazar Doğan Hızlan, okurlara ‘gerçek kitaplara’ ilgi göstermeleri tavsiyesinde bulundu: “Bazı kitaplar değerini aşıyor, hele de diziye dönüşmüşse. Parayı veren kitap bastırıyor. Ben gerçek kitabın okunmasını isterim.”
Haberin DevamıHülya Koçyiğit, sunuculuğunu üstlendiği “Film Gibi Hayatlar” programında bu hafta Hürriyet yazarı, gazeteci Doğan Hızlan’ı konuk etti.Programda kitap tutkusunun çocukluk yıllarında başladığını anlatan Hızlan şöyle konuştu: “İyi bir talebe değildim, edebiyat, müzik takip edeyim dedim. Sokak çocuğu olmayayım derken ev çocuğu oldum. O yüzden çocukluğumun tadını çıkardığımı söyleyemem. Evde kitaplar vardı. Sizi eve kapatırlarsa ne yapacaksınız; kitap okuyorsunuz. Evde herkes işini yapardı, bana okumak, yazmak kaldı.”
BAZI KİTAPLAR DEĞERİNİ AŞIYOR
Hülya Koçyiğit’le sohbetinde sahaflara çok gittiğini de dile getiren Doğan Hızlan, kitaplarla ilgili dikkat çekici tespitlerde bulundu: “Sahaflarda insanların unuttukları vardır, göremedikleri vardır. Ben bir kitapçıya gittiğimde ilk önce deneme ve eleştiri kitaplarının olduğu raflara yönelirim. Sonra da olmayan şeyleri ararım. Bazı kitaplar değerini aşıyor, hele de diziye dönüşmüşse. Parayı veren kitap bastırıyor. Ben gerçek kitabın okunmasını isterim.”Haberin DevamıKOLAYCILIĞA KARŞIYIMDoğan Hızlan, sanat eleştirmenliğinin kurallarını da anlattı: “Ben hiçbir zaman yok etmenin kolaylığını yaşamadım, var etmenin zorluğunu yaşadım. Bugün sanat eleştirmenliği biraz daha gelişti. Diyelim ki bir film izlediniz, filmdeki sanatçının biyografisini biliyor musunuz, hikâyeyi biliyor musunuz? Bunlar çok önemli. Ben kolaycılığa karşıyım. Ben emek verilmiş hiçbir şeyi kötülemem.”
Haberle ilgili daha fazlası:#Doğan Hızlan#Hülya Koçyiğit#Film Gibi Hayatlar
Haberin DevamıHülya Koçyiğit, sunuculuğunu üstlendiği “Film Gibi Hayatlar” programında bu hafta Hürriyet yazarı, gazeteci Doğan Hızlan’ı konuk etti.Programda kitap tutkusunun çocukluk yıllarında başladığını anlatan Hızlan şöyle konuştu: “İyi bir talebe değildim, edebiyat, müzik takip edeyim dedim. Sokak çocuğu olmayayım derken ev çocuğu oldum. O yüzden çocukluğumun tadını çıkardığımı söyleyemem. Evde kitaplar vardı. Sizi eve kapatırlarsa ne yapacaksınız; kitap okuyorsunuz. Evde herkes işini yapardı, bana okumak, yazmak kaldı.”
BAZI KİTAPLAR DEĞERİNİ AŞIYOR
Hülya Koçyiğit’le sohbetinde sahaflara çok gittiğini de dile getiren Doğan Hızlan, kitaplarla ilgili dikkat çekici tespitlerde bulundu: “Sahaflarda insanların unuttukları vardır, göremedikleri vardır. Ben bir kitapçıya gittiğimde ilk önce deneme ve eleştiri kitaplarının olduğu raflara yönelirim. Sonra da olmayan şeyleri ararım. Bazı kitaplar değerini aşıyor, hele de diziye dönüşmüşse. Parayı veren kitap bastırıyor. Ben gerçek kitabın okunmasını isterim.”Haberin DevamıKOLAYCILIĞA KARŞIYIMDoğan Hızlan, sanat eleştirmenliğinin kurallarını da anlattı: “Ben hiçbir zaman yok etmenin kolaylığını yaşamadım, var etmenin zorluğunu yaşadım. Bugün sanat eleştirmenliği biraz daha gelişti. Diyelim ki bir film izlediniz, filmdeki sanatçının biyografisini biliyor musunuz, hikâyeyi biliyor musunuz? Bunlar çok önemli. Ben kolaycılığa karşıyım. Ben emek verilmiş hiçbir şeyi kötülemem.”
Haberle ilgili daha fazlası:#Doğan Hızlan#Hülya Koçyiğit#Film Gibi Hayatlar

Gazeteci yazar Doğan Hızlan, okurlara ‘gerçek kitaplara’ ilgi göstermeleri tavsiyesinde bulundu: “Bazı kitaplar değerini aşıyor, hele de diziye dönüşmüşse. Parayı veren kitap bastırıyor. Ben gerçek kitabın okunmasını isterim.”
Haberin DevamıHülya Koçyiğit, sunuculuğunu üstlendiği “Film Gibi Hayatlar” programında bu hafta Hürriyet yazarı, gazeteci Doğan Hızlan’ı konuk etti.Programda kitap tutkusunun çocukluk yıllarında başladığını anlatan Hızlan şöyle konuştu: “İyi bir talebe değildim, edebiyat, müzik takip edeyim dedim. Sokak çocuğu olmayayım derken ev çocuğu oldum. O yüzden çocukluğumun tadını çıkardığımı söyleyemem. Evde kitaplar vardı. Sizi eve kapatırlarsa ne yapacaksınız; kitap okuyorsunuz. Evde herkes işini yapardı, bana okumak, yazmak kaldı.”
BAZI KİTAPLAR DEĞERİNİ AŞIYOR
Hülya Koçyiğit’le sohbetinde sahaflara çok gittiğini de dile getiren Doğan Hızlan, kitaplarla ilgili dikkat çekici tespitlerde bulundu: “Sahaflarda insanların unuttukları vardır, göremedikleri vardır. Ben bir kitapçıya gittiğimde ilk önce deneme ve eleştiri kitaplarının olduğu raflara yönelirim. Sonra da olmayan şeyleri ararım. Bazı kitaplar değerini aşıyor, hele de diziye dönüşmüşse. Parayı veren kitap bastırıyor. Ben gerçek kitabın okunmasını isterim.”Haberin DevamıKOLAYCILIĞA KARŞIYIMDoğan Hızlan, sanat eleştirmenliğinin kurallarını da anlattı: “Ben hiçbir zaman yok etmenin kolaylığını yaşamadım, var etmenin zorluğunu yaşadım. Bugün sanat eleştirmenliği biraz daha gelişti. Diyelim ki bir film izlediniz, filmdeki sanatçının biyografisini biliyor musunuz, hikâyeyi biliyor musunuz? Bunlar çok önemli. Ben kolaycılığa karşıyım. Ben emek verilmiş hiçbir şeyi kötülemem.”
Haberle ilgili daha fazlası:#Doğan Hızlan#Hülya Koçyiğit#Film Gibi Hayatlar
