Dir3ctor
IFGT Paylaşımcı üye
- Katılım
- 8 Şub 2022
- Mesajlar
- 18,721
- Tepkime puanı
- 4
- IFGT Puan
- 38
Oluşturulma Tarihi: Kasım 07, 2025 19:58Futbolda son günlerde gündeme gelen “bahis operasyonu” hakkında Fenerbahçe Kongre üyesi ve eski sporcu Hürer Fethi Gündüz, Lig Radyo'da Ömer Necati Albayrak'a açıklamalarda bulundu.
Haberin DevamıGündüz, sistemin yalnızca sportif değil, ekonomik boyutuyla da ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirterek önemli değerlendirmelerde bulundu.“Bugün dünya genelinde futbol endüstrisinin büyüklüğü 700 milyar dolar civarında. Türkiye’de ise Süper Lig ve alt liglerle birlikte yıllık parasal hacim 3-4 milyar dolar seviyesinde. Bu kadar büyük bir finansal akışın olduğu bir sistemde, bahis sektörü doğal olarak en yüksek marjı barındıran alanlardan biri haline geldi. Yasal bahis gelirleri vergiye tabidir ama kayıt dışı sistem, bu ekonomiyi tamamen gölge piyasaya kaydırıyor. Türkiye’de kayıt dışı bahis pazarının yıllık büyüklüğünün 50 milyar TL’yi aştığı tahmin ediliyor. Bu para bankacılık sistemi dışında el değiştiriyor, vergiye girmiyor, finansal denetime tabi değil. Bu, aslında bir ‘paralel ekonomi’. Futbol camiasına sızdığında sadece maç sonuçlarını değil, kulüp bütçelerini, oyuncu prim sistemlerini, hatta transfer dengesini bile etkileyebiliyor.”Haberin Devamı'Bahis skandalları finansal güveni sarsar'
“Yatırımcı güveni, sadece bankacılıkta değil sporda da önemlidir. Eğer bir ligde manipülasyon iddiaları varsa, sponsorluk gelirleri düşer, reklam anlaşmaları askıya alınır, uluslararası yatırımcılar çekimser kalır. UEFA veya FIFA denetimleri arttığında ülke futbolu genel olarak itibar kaybı yaşar. Bu durum, hem kulüplerin nakit akışını hem de Türk futbolunun marka değerini doğrudan aşağı çeker. Bu tip olayların ardında genelde ekonomik sıkışmışlık yatar. Kulüpler mali açıdan zayıfsa, futbolcuların maaşları gecikiyorsa, sistem manipülasyona açık hale gelir. Bahis örgütleri bu boşlukları kullanır. Yani finansal disiplini olmayan bir futbol sisteminde, etik disiplin de uzun vadede sürdürülemez.”'Çözüm: Finansal şeffaflık ve merkezi denetim'
"Yasadışı bahisle mücadele sadece polisiye yöntemlerle olmaz. Paranın izini sürmek gerekir. Kulüplerin gelir-gider tabloları, futbolcu prim sistemleri ve menajer ödemeleri tamamen dijital izlenebilir hale getirilmeli. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile MASAK’ın da bu alanı finansal suçlar perspektifinden denetlemesi gerekiyor. Çünkü bu mesele sadece ‘şike’ değil, aslında bir finansal suç meselesi. Eğer bu alan disipline edilmezse, sadece futbol değil, sporun bütün ekonomik ekosistemi zarar görür.”
Haberle ilgili daha fazlası:#Hakem#Bahis#Operasyon
Haberin DevamıGündüz, sistemin yalnızca sportif değil, ekonomik boyutuyla da ciddi bir tehdit oluşturduğunu belirterek önemli değerlendirmelerde bulundu.“Bugün dünya genelinde futbol endüstrisinin büyüklüğü 700 milyar dolar civarında. Türkiye’de ise Süper Lig ve alt liglerle birlikte yıllık parasal hacim 3-4 milyar dolar seviyesinde. Bu kadar büyük bir finansal akışın olduğu bir sistemde, bahis sektörü doğal olarak en yüksek marjı barındıran alanlardan biri haline geldi. Yasal bahis gelirleri vergiye tabidir ama kayıt dışı sistem, bu ekonomiyi tamamen gölge piyasaya kaydırıyor. Türkiye’de kayıt dışı bahis pazarının yıllık büyüklüğünün 50 milyar TL’yi aştığı tahmin ediliyor. Bu para bankacılık sistemi dışında el değiştiriyor, vergiye girmiyor, finansal denetime tabi değil. Bu, aslında bir ‘paralel ekonomi’. Futbol camiasına sızdığında sadece maç sonuçlarını değil, kulüp bütçelerini, oyuncu prim sistemlerini, hatta transfer dengesini bile etkileyebiliyor.”Haberin Devamı'Bahis skandalları finansal güveni sarsar'
“Yatırımcı güveni, sadece bankacılıkta değil sporda da önemlidir. Eğer bir ligde manipülasyon iddiaları varsa, sponsorluk gelirleri düşer, reklam anlaşmaları askıya alınır, uluslararası yatırımcılar çekimser kalır. UEFA veya FIFA denetimleri arttığında ülke futbolu genel olarak itibar kaybı yaşar. Bu durum, hem kulüplerin nakit akışını hem de Türk futbolunun marka değerini doğrudan aşağı çeker. Bu tip olayların ardında genelde ekonomik sıkışmışlık yatar. Kulüpler mali açıdan zayıfsa, futbolcuların maaşları gecikiyorsa, sistem manipülasyona açık hale gelir. Bahis örgütleri bu boşlukları kullanır. Yani finansal disiplini olmayan bir futbol sisteminde, etik disiplin de uzun vadede sürdürülemez.”'Çözüm: Finansal şeffaflık ve merkezi denetim'
"Yasadışı bahisle mücadele sadece polisiye yöntemlerle olmaz. Paranın izini sürmek gerekir. Kulüplerin gelir-gider tabloları, futbolcu prim sistemleri ve menajer ödemeleri tamamen dijital izlenebilir hale getirilmeli. Hazine ve Maliye Bakanlığı ile MASAK’ın da bu alanı finansal suçlar perspektifinden denetlemesi gerekiyor. Çünkü bu mesele sadece ‘şike’ değil, aslında bir finansal suç meselesi. Eğer bu alan disipline edilmezse, sadece futbol değil, sporun bütün ekonomik ekosistemi zarar görür.”
Haberle ilgili daha fazlası:#Hakem#Bahis#Operasyon